(Rehberlerimden birinin bu konu hakkındaki sözlerini aynen aktaracağım:)
‘Bir başkasına karşı kabahatte bulunduğumuzda, incitmeye kalktığımız o değil, o kişinin canında tezahür etmiş Tanrı’dır. Tanrı asla bizden intikam almaz. Sevgisi mutlaktır. Bu nedenle, Tanrı mutlak sevgi olduğu için, nefret etmenin imkânsız olacağı birine karşı ciddi bir kabahat işleme gafletine düştüğümüzü fark ederiz. Aynı zamanda Tanrı’nın bir parçası olduğumuzu da fark ederiz. Başkasını gücendirirken, kardeşimizi ve kendi babamızı (Tanrı’yı) gücendirmeye çalışıyoruz. Bizler de Tanrı’nın suretinde yaratıldık. Tanrı’nın kıvılcımını taşıyoruz. Bundan yola çıkarak, başkasını incitmeye çalıştığımızda, iki tarafta da bulunan o aynı Tanrı’yı incitmeye çalışıyor olmalıyız. Dolayısıyla kendimizi incitmeye çalışıyoruz. Kendimize zarar vermek gibi aptalca bir hareket ancak kendimiz tarafından mazur görülebilir. Bu hakikatin farkına varabildiğimiz ve başkalarını incitmeye kalkarak kendimize zarar verdiğimiz için esef duyduğumuz zaman, bizi incitecek kişilerin davranışlarını gözlemleyebilir ve onları bağışlayabilir konuma geliriz “Çünkü ne yaptıklarını bilmiyorlar.”
Bu dersi indirmek için lütfen linke tıklayınız:
