Size anlatacağım birçok şey var ve bunların hepsi başta birbiri ile alakasız görünebilir, fakat hepsi bu derslerin sonunda birbirine bağlanacaktır.
Kişi nedir?
Anlamanızı istediğim ilk konsept aslında vücudunuzun siz olmadığıdır. Siz, aslında görünmez ruhsal bir güçsünüz ve gerçek eviniz cennet. Vücudunuzu kullanmanızın yegane amacı burada, Dünya’da yaşamınızı diğerleri gibi sürdürebilmeniz. Bu, hepimiz için geçerli. Bu gezegen bazen 3D dünya, yani üçüncü boyut olarak da nitelendirilmekte. Başka, daha yüksek boyutlar da var ve bunlara farklı isimler veriyoruz, fakat şimdilik bunun için endişelenmeyin.
Şimdi, arabanın şoförü olduğunuzu hayal edin. Siz arabanın içinde değilken, araba hareket etmiyor. Fakat bindiğinizde ise araç tekrar hayata dönüyor ve sizi bir yerden bir yere götürüyor. Araç, artı şoför. Bir gün araç kullanılamaz hale geliyor ve arabayı bırakıyorsunuz, o da hurdalığa gidiyor. Bu ilişki bize benziyor. Bir vücudumuz ve bir ruhumuz (gerçek biz) var. Araba vücudumuzun simgesi, şoför ise gerçek senin, yani ruhun.
Vücudun fonksiyon görebildiği süreçte ruh ile beden birlikte kalıyor. Eğer yaşlılık, kaza veya herhangi bir nedenden dolayı beden “ölürse” sen, şoför, sadece o bedeni terk edip gerçek evine, cennete dönüyorsun.
Bedenin aslında hiçbir zaman canlı değildi. Ona canlı bir beden görünümü veren aslında hep ruhundu.
Gerçek sen ölümsüzsün. Asla ölemezsin. 3D vücudun bir yerden sonra işlevini yitiriyor fakat “sen” her zaman canlıydın ve canlı kalacaksın.
Bu konuları şimdilik basite indirgemek istiyorum, bu yüzden kim olduğun hakkındaki araştırmayı şimdilik keseceğim.
Auralar.
Dünya üstünde duran bir bedenin var. Buna, senin 3D Dünya üstünde duran 3D bedenin diyoruz. “D” İngilizce’de “boyut” anlamına gelmekte.
Şimdi, 3D bedeninin etrafında 7 farklı beden daha var ve bu bedenler de Dünya’nın 7 farklı versiyonunda bulunuyor.
Bu bedenlerin frekansları birinciden yedinciye kadar gidildikçe yükseliyor ve diğer bedenlerini görememenin sebebi de bu. Aslında, eğer düşünürsen senin 3D bedenin de bir aura, bundan yola çıkarak diyebiliriz ki senin 8 farklı evrendeki 8 farklı dünyada bulunan 8 farklı bedenin var.
Bunu belki de televizyon örneklendirmesiyle açıklayabiliriz. Biz hepimiz ilk kanaldayız – varsayılan kanal. Eğer rehbere tıklarsan ikinci, üçüncü ve daha başka kanallara geçebilirsin.
Çakralar.
Tüm bu farklı auraların 3D bedenine belli başlı giriş noktalarıyla bağlı, ve bunlara da çakralar diyoruz. Auraların 3D vücuda giriş yerleri demek çakraları tamamen açıklamaya yetecektir.
Eterik çift.
Bu anlattıklarımla bağlantılı olarak, size bahsetmem gereken bir şey daha var, bu da 3D bedeninizi saran sis görünümlü eterik çiftiniz. Fonksiyonunu açıklamak için şimdilik bir çaba göstermeyeceğim fakat diyeceğim o ki, kişi öldüğünde bu sis bulutu bir süre daha yaşamda kalmakta, ve biz de onu hayalet olarak görmekteyiz. Hayalet, sadece budur, eterik çiftin amaçsızca etrafta gezinmesi. O, canlı değil fakat bir süreliğine canlıymış gibi görünme kabiliyetine sahip. Fakat eninde sonunda kaybolmaya mahkum.
Tanrı.
Artık bu noktada Tanrı’dan bahsetmeliyim. Bu konu biraz hassas olabilir çünkü dinler bu konuda birçok farklı şey söylüyor ve bu konu insanların en muhafazakar hissedebileceği konulardan. Tanrı’yı hayal etmenin en iyi yolu, onun varolan her şeyi yaratan bir güç olduğunu anlamaktan geçer. Tanrı, tamamen sevgiyle doludur ve “çekici” bir güçtür – insanları birbirine yaklaştıran bir güç. Şeytan kavramını ise bunun tam olarak karşıtına diyoruz. Şeytan, Tanrı’nın tam tersine insanları ayırır ve nefret duygusuna kapılmalarına neden olur.
Dinler.
Dinler, daha temelinde, doğası gereği insanları ayırıyor. Tüm dinler kendi bildiklerini ve öğrettiklerini doğru sayıyor. Eğer bunu gerçekten düşünürseniz, aslında imkansız. Eğer her birimiz sadece kendi dinimizin doğrularını doğru kabul edersek hiç birimiz gerçeğe ulaşamayız. Bu davranışın sonucu ise savaşlar, işkence, nefret ve birçok korkunç hareket olmuştur.
Bundan dolayıdır ki, eğer bir dine mensupsanız, lütfen aynı şekilde kalın; fakat benim öğrettiklerimden bazılarının çoğu dindeki öğretilerle ters düştüğünün farkına varacaksınız. Mesela, size özgür olmayı ve ruhunuzun kutsal doğasını öğreteceğim. Sen Tanrısın, ben Tanrıyım, hepimiz Tanrıyız. Neredeyse tüm dinler sizi sadece basit bir insan olarak göstererek, Tanrı’ya ulaşmak için bir rahibe (din insanına) ihtiyacınız olduğunu söyler. Bu, inanıyorum ki, doğru değil.
Fakat, sizi alındırmak veya dininizi eleştirmek istemiyorum. Biz ilerledikçe neyin doğru olup olmadığının farkına varacaksınız.
Size beden vb. hakkında kısa bir genel değerlendirme sundum. Yeterince düşünecek konu yüklediğimden bu noktada duracağım. Sizi fazla bilgiyle yükleyip aklınızı karıştırmak istemiyorum.
Bu dersi indirmek için lütfen linke tıklayınız: