Meditasyon – Müzakere & Doğru Teknik

Bu ders, meditasyonu, ve meditasyonun nasıl bir kişinin ruhsal gelişimini veya negatif varlıklar tarafından ele geçirilmesini etkileyebileceğini ele alıyor çünkü meditasyon iki ucu keskin bir kılıçtır ve büyük bir ihtiyatla yapılması gerekir.

Meditasyon nedir?

Doğru kullanıldığında, meditasyon çok güçlü bir araçtır ve 4’üncü boyuttaki birçok insan bunu yapar.

Bazıları meditasyonda o kadar mahirdirler ki kendi işlerini yürütürken bile her an meditasyon yapabilirler. Zihinlerini iki işi aynı anda yapmak için bölmeyi öğrenmişlerdir; aynı anda meditasyon ve gündelik yaşamlarına devam etme.

Bu beceri – ki bu bir beceridir – hem enkarne, hem de naenkarne olan herkes tarafından uygulanabilir.

Öğrenmesi zor bir beceri fakat bunu yapanlar diyor ki, aynı zamanda sanki sahne arkasında hiçbir şey olmuyor gibi işine devam ederken, bir yandan da her an Tanrı’nın ışığı ile bağlantıda olmak büyük huzur sağlıyor.

İşten kastım siz enkarne olanların yapıyor olabileceği tarzda işler değil.

Bahsettiğim iş, huzuru, kötülüğün kontrolünü, ve Shakespeare’in deyimiyle Zalim kaderin yumruklarına, oklarına karşın yaşamını sürdürmeye çalışan enkarne olmuşlara yardım etme işidir.

Dolayısıyla, meditasyonun avantajlarını ve dezavantajlarını, nasıl meditasyon yapılacağını ve yanlış yapılırsa nelerin ters gidebileceğini anlatmaya birkaç sayfa ayıracağız. Yanlış meditasyonun sonuçları bu konudaki kitap ve makalelerde nadiren değinilir fakat gerçek ve elle tutulur tehlikeleri vardır, ve bu tehlikelerin şu anda meditasyon yapan veya yapmaya başlamayı düşünenler tarafından açıkça anlaşılması gerekir.

Meditasyon tekniği gayet basit olduğundan bunu sonra inceleyeceğiz fakat önce insanların neden meditasyon yaptığını, meditasyonun amaçları ve hedeflerini, ve yanlış uygulanırsa tehlikelerini tartışmak istiyorum.

Öncelikle, meditasyon yapmanın neden iyi bir fikir olduğunu, ve yaptığımızda nelerin olduğunu inceleyelim.

Şimdi, farkında olalım ya da olmayalım, bizler hayali bir dünyada yaşayan ruhsal varlıklarız.

Bu kavram açıklanmalı ve netleştirilmeli.

Sık sık bahsettiğimiz şekilde, enkarnasyon (şu an bunu okuyan senin bulunduğun yer), gerçek değil.

Gerçek gibi görünüyor ve bunu okuyan senin buna ikna olmuş olabileceğini anlıyorum.

Bu yalnızca hayal gücüdür. O kadar güçlü bir imgedir ki, onu deneyimleyen bizler, gerçek olduğuna ikna oluruz.

Ki zaten doğru anlamıyla hayatta kalabilmek için buna gerçekmiş gibi davranmamız gerekir, yoksa işler çok geçmeden ters gider.

Eğer enkarnasyon gerçek değilmiş gibi davranmaya başlarsan çabucak farkına varacaksın ki bir rüyanın içindesin ve diğer herkes bunu gerçek sanıyor, ancak rüyan hızlıca bir kâbusa dönecek. Kendini ya hapishanede ya da bir akıl hastanesinde bulacaksın.

Yani, enkarne iken hepimiz akışa ayak uydurmalı ve enkarnasyonun gerçeklik olduğu algısına uygun davranmalıyız.

Ancak, kendi evimizin mahremiyetinde, istediğimiz takdirde, bu sahte gerçeklikten kopup, enkarnasyonun yanılsamasından bir süreliğine kendimizi kurtarmak için ruhsal olan veya fiziksel olmayan parçamız ile bağlantı kurabiliriz.

Meditasyon buna imkân verir.

Fizikselliğimizden dışarı adım atıp – mecazi olarak konuşursak – gerçek, fiziksel olmayan benliğimize ulaşmamızı sağlar. Fiziksel bedenimizi etkinleştiren ruhsal yönümüz ile bağlantı kurabiliriz. Bu fiziksel olmayan bedene gerçek biz diyebiliriz ve bu beden 4.boyutun cennet alanlarına ilişik yaşar. Dolayısıyla her zaman o bölgenin huzuru ve yalınlığıyla temas halindedir. Tanrı’nın kaynağına, fiziksellikten daha yakındır ve Tanrı’nın ışığında yaşar.

İşte bu yüzden meditasyon yaparız.

Bu karanlık yeryüzünden ayrılır ve daha yüksek bir boyuta, gerçek varlığımızın bulunduğu boyuta geçiş yaparız.

Dolayısıyla, meditasyon eylemi, bir ışık gövdesi olan gerçek benliğimizle temas kurmaktır. Bu gövde, meditasyonda ilerledikçe kimi zaman görebildiğimiz Tanrı’nın ışığı tarafından aydınlatılmıştır.

Eğer derin meditasyona geçersen, fiziksel bedenini unuttuğun ve mutlak huzur içeren bir alana girdiğini fark edeceksin. O huzur, cennet âlemlerinin huzurudur.

Şimdi ise yanlış meditasyonu ve doğru hareket etmediğimiz takdirde bunun ne kadar tehlikeli olabileceğini konuşalım.

Yukarıda anlattıklarımdan çıkarmış olabileceğin gibi, meditasyonun amacı, fiziksel halimizi bırakıp fiziksel olmayan bedenimiz veya halimiz ile bağlantı kurmaktır.

Bu fiziksel olmayan beden, fiziksel bedenimizden frekans olarak çok uzaktadır ve frekansımızı bu fiziksellikten o bedene yükseltebilmek, büyük uğraşlar gerektirir. O fiziksel olmayan bedene bağlanabilmek için, frekansımızı o beden ile eşleyebilmemiz gerekir.

Bu hâle eriştiğimizde diyebiliriz ki doğru meditasyon yapıyoruz ve güvendeyiz.

Sorun şu ki, fiziksel hâlimiz ile fiziksel olmayan hâlimiz arasında eterik âlemlerden geçmemiz gerekir.

Birçok insan, tek bir eterik alan olduğunu düşünür. Bu doğru değildir. Fiziksel olmayan bedenimizin bulunduğu aura ile fiziksellik arasındaki eterik kuşak, çok katmanlıdır.

Aynı zamanda bu alan, kimi zararsız kimi de zararlı çok miktarda eterik yaratık barındırır.

Peri ırklarının eterik boyutlarda yaşadığından bahsettim.

Bu yaratıkları genelde severiz, fakat onlara zararsız demek hiç doğru olmaz. Zihnimizi LSD tarzı bazı uyuşturucuların etkilediği gibi etkileyebilirler. Bu, duygusal, hatta fiziksel olarak zararlı olabilir.

Bununla, zihnimizi, örneğin işlek bir yoldan geçtiğimizi fark etmememiz için etkileyebileceklerini ve bunun da bizim zararımıza bir trafik kazasına yol açabileceğini kastediyorum. Peri ırkının bizi zarar görebileceğimiz bir pozisyona bilerek sokacağını ima etmiyorum. Eğer birinin zihnine kafa karıştırıcı düşünceler sokuyorlarsa, bu bizim onlara bulaşmamızı engellemek içindir. Agresif doğamızdan ödleri kopar ve onlara müdahale etmemizi istemezler.

Çeşitli perilerin yanı sıra, eterik boyutlarda, kaçınmamızın daha iyi olacağı birtakım negatif varlıklar vardır.

Eterik boyutlara ister bilinçli, ister yanlışlıkla geçmiş olanlar genelde, insan-görünümlü olarak gördükleri negatif varlıklar tarafından sarkıntılığa uğradıklarını dile getiriyorlar. Bu negatif ruhlar tarafından yanaşılmaktan da beteri, kendilerini görünmez bir şekilde bize bağlayabilir ve hayatımızda kargaşaya neden olabiliyor olmalarıdır. Bir kere bağlandıklarında kurtulunması zordur ve bizden genelde – deyimi yerindeyse – şeytani bir ruh tarafından ele geçirilmiş insanlara yardımcı olmamız isteniyor.

Bu negatif ruhları çeken şeyin sebebi ise, eterik boyutların karanlık görünmesi. Eterik boyutlarda çok az gün ışığı vardır fakat biz insanlar, eğer normal, iyi insanlarsak, her an bir dereceye kadar Tanrı’nın ışığı ile ışıldarız.

Eteriğe geçtiğimiz an bu ışık, oranın kasveti içinde rahatça görünür olur. Bundan dolayı, bizim hakkımızda daha fazla bilgi sahibi olmak isteyen negatif varlıkları çekeriz.

Kişiyi inceleyen negatif varlıklar, kişinin koruması olmadığını anladıkları anda, kendi eğlenceleri veya keyifleri için negatif güçleri ile bizi etkilerler.

Bu onlar için eğlenceli olabilir fakat bizim için yıkıcıdır.

Kimse tek başına astral seyahat ile uğraşmamalıdır. Bu, er ya da geç felaketle sonuçlanacaktır.

Astral seyahat, anlamı gereğince, eterik âlemlere seyahat etmek demektir ve ancak gerçek meditasyon yoluyla, kendine keşiflerinde eşlik edip, onu tehlikeden koruyacak pozitif rehberler çekmiş kişiler tarafından yapılmalıdır.

Bu rehberler, her kötü ruhu kovacak güce sahiptir. Eterik boyutları kendi başına keşfe kalkanlar, kendilerini vahim bir tehlikeye atıyor olurlar.

Neden eterikten bahsediyorum?

Bunun sebebi, bir kişinin zihinsel olarak bu fizikselliği terk edip cennet boyutlarını keşfetmek istiyorsa, eterikten geçmesinin gerekmesi.

Frekans açısından bakarsak, fiziksellik, sonra eterik, sonra aşağı 4.boyut ve ardından da son olarak yukarı 4.boyut vardır.

Kişi, cennet olarak adlandırılan yukarı 4.boyuta varmadan önce bu boyutları aşmalıdır.

Eterik tehlikeli, fakat aşağı 4 çok daha tehlikelidir.

Aşağı 4’e varırsan nasıl anlayacağına kısaca değineceğim.

Mutlak karanlığın hâkim olduğu bir alana varacaksın. Aşağı 4 tamamen şeytani ruhlarla – iblislerle – dolu olduğundan, gün ışığı denilen Tanrı’nın ışığı oraya ışımaz. Bu alan zifiri karanlıktır. Bundan daha kötüsü, dehşete kapılırsın. Geçmişte bazı olaylardan ötürü korkmuş olabilirsin. Ancak tarif ettiğim son derece berbat, yürek daraltan bir dehşettir. İnanmak için tecrübe edilmesi şart bir dehşet.

Dünya’da başımıza gelebilecek hiçbir şey, aşağı 4’te deneyimlenen dehşet ile kıyaslanamaz.

Eğer aşağı 4 ve eteriğin ikisi de negatif mekânlarsa, neden fiziksellikten daha yüksek bir frekansta yer alıyorlar diye sorabilirsin.

Cevabı, bu boyutlar ve frekanslarının bağımsız oluşu, bununla demek istediğim, Tanrı’nın baş melekleri bu mekânları yaratırken, onları birbirinden ayırmak dışında pek bir şeyden endişe etmemişlerdir. Dolayısıyla, rastgele bir şekilde, fizikselliğe bir frekans verdiler. Ardından, aşağı 4’e biraz daha yüksek bir frekans verdiler ve son olarak yukarı 4’e daha da yüksek bir frekans.

Fizikselliğin frekansından yukarı, yüksek 4’ün frekansına çıkmak için, aradaki frekansları geçmek zorunda kalmamız tabiri caizse bizim şanssızlığımızdır. Yani, fiziksellikten cennete çıkabilmek için yapmamız gereken, frekansımızı, enkarnasyondaki durgun frekansımızdan yukarı 4’ünküne çıkarmamız, bunu yapabilmek için de eterik ve aşağı 4’ten geçmemizdir.

Aşağı 4 hakkında bahsetmiş olmam gerekenlerden biri de, eğer oraya girersen, pekâlâ varlıklar ya da yaratıklar görebileceğindir.

Oranın zifiri karanlık olmasına rağmen, bu yaratıkları görmekten çok hissedebilirsin. Aslında görülebilirler çünkü aşağı 4’ün karanlık atmosferinden daha da koyudurlar.

Aynı yukarı 4’te nasıl yüksek kuvvette melekler görmüyorsan, burada da gerçek, yüksek kuvvetli iblisler görmezsin.

Ancak, şaşıracağın şekilde, çeşitli Cinlere, diğer birtakım varlıklara, ve en hayrete düşürücüsü, iblis-kontrollü UFO’ları uçuran, küçük, griler adını verdiğiniz robotik yaratıklara rastlayabilirsin.

Astral seyahat bir yana, yanlış meditasyonun doğurabileceği tehlikelerden bahsetmişken, şimdi meditasyon yapmanın doğru yolunu anlatayım.

Bu zor değil, ancak izlenmesi gereken adımlar var.

Düzgün bir şekilde meditasyon yapmayı birçok kez açıkladık, ama bir kez daha adımların üstünden geçeceğim. Bunların çoğunluğu koruma çağrısıdır. Ruhaniyette, istemezsen, almazsın.

O halde, güvenli meditasyon için gereken adımların hatlarını çizeyim.

  1. Meditasyon için yalnız kalabileceğin, kapalı bir alan seç. Bu herhangi bir yer olabilir fakat bir yer seçmeli ve her seferinde bu yerde meditasyon yapmalısın. Elinden geliyorsa, her gün aynı saatte meditasyon yap. Meditasyon yaptıkça kendine seni koruyacak ve sana yardımcı olacak rehberler çekeceksin, dolayısıyla her gün aynı saatte meditasyon yapmak nazik bir davranış olacaktır. Bu sayede, bu rehberler sana yardım etmeye hazır olacaklar.
  2. Bu mekânın kapıları ve pencerelerinin kapalı olduğuna emin olun.
  3. Her zaman aynı sandalyede, aynı yöne dönük oturun. Bu hareketler, rahatsız edileceğin endişesi olmadan rahatlamanı sağlar.

Ailene, meditasyon yapacağını ve rahatsız edilmek istemediğini söyle.

  1. Bu sandalyeye otur ve birkaç dakika rahatla, zihnini rahatlat.
  2. Tanrı’ya, meditasyon yapacağını söyle ve O’nun meleklerini seni meditasyonun sırasında koruması için gönderdiğinden dolayı O’na teşekkür et. Tanrı’dan meleklerini göndermesini dileme, ancak onları seni koruması için gönderdiği için teşekkür et. Eğer dilersen, Tanrı’nın seni koruması için meleklerini gönderebileceğini de, göndermeyebileceğini de ima etmiş olursun. Tanrı’ya, meleklerin orada olup da seni korudukları için teşekkür etmek, O’na bu meleklerin görünmez bir şekilde orada olduklarını ve seni koruduklarını bildiğini söyler.

Süslü, İncil’e yaraşır sözler kullanma. Tanrı senin dostun, hatta sendir, dolayısıyla Tanrı ile bir arkadaşınla konuşur gibi konuş.

‘Tanrı’m, meleklerini bu meditasyonumu gözetip kollaması ve beni tüm negatif etkilerden koruması için gönderdiğin için sana teşekkür ederim.’ Gibi bir cümle kurabilirsin.

Aynı şekilde, kendi ifadeni de oluşturabilirsin.

  1. Great White Brotherhood’a, seni koruması için rehberler gönderdiği için teşekkür et. ‘Great White Brotherhood’a, beni koruması için rehberler gönderdiği ve bize sağladığı tüm yardımlar; sevgi, ilgi, koruma ve bilgi için teşekkür ederim.’ Gibi bir ifade kullanabilirsin. Sonrasında, ‘baba, oğul ve kutsal ruhun adıyla, âmin’ şeklinde bir ifadeyle bitirebilirsin. Tabii, kendi inancın Hristiyanlıkla bağlantılı değilse ona uygun bir zikri kullanabilirsin.
  2. Ardından, ellerini başının yukarısında tut ve yavaşça ayaklarına doğru götürürken, ellerinin hareketiyle çizdiğin bir tür yumurta kabuğunun içinde olduğunu hayal et. Bunu üç kere yap.

Şimdi Tanrı’nın melekleri ve Great White Brotherhood tarafından korunduğunu ve koruma sağlayan bir kabuğun içinde korunduğunu fark edeceksin. Böylece, üç tür korumaya sahip ve tüm boyutlarda korunuyor olursun.

  1. Şimdi meditasyonunu yapabilirsin. Meditasyon eylemi basit anlamıyla, zihnini susturmak, ve git gide daha derinlere inmesine izin vermektir. Bunu, yaptıkça anlayacaksın.

Başından başlayarak ayaklarına kadar vücudundaki her kası gevşet. Normalde ne kadar gergin olduğuna şaşıracaksın. Tüm bu gerginliğin gitmesine izin ver.

Sessizce otur ve on beş dakika boyunca zihnini dinginleştirmeye çalış. On beş dakika, her gün aynı saatte buna ayrıldığı takdirde, oldukça yeterlidir.

  1. Meditasyonunun sonuna geldiğinde, meditasyon sırasında Tanrı’dan aldığın sevgiyi zihninle başkalarına gönder. Bu sevgiyi hasta insanlara, siyasetçilere veya genel olarak dünyaya gönderebilirsin. Bu sevgiyi başkalarına göndermek önemlidir. Eğer göndermezsen, seninle kalır ve orada biter. Eğer kendinden gönderirsen, sen Tanrı’nın gücüyle kutsanmışsındır ve o güç yayılarak başkalarını da kutsar.
  2. Ardından normal hâline dönmeye başla.

Yumurta kabuğu hareketini üç kez daha tekrarla, ancak bu sefer koruyucu kabuğu çıkardığını gözünde canlandır.

  1. Son olarak, Tanrı’ya ve Tanrı’nın meleklerine seni korudukları için teşekkür et. Great White Brotherhood’a seni korudukları için teşekkür et ve meditasyonun bitmiştir.

Great White Brotherhood’un seninle ne ilgisi olduğunu düşünüyor olabilirsin. Bunun cevabı ise, Great White Brotherhood’un, herkese elinden geldiği her şekilde yardım etmeye hazır ve istekli olmasıdır. Eğer meditasyonun sırasınca korunmayı dilersen, seni korumaları için sana eğitimli korumalar gönderirler. Great White Brotherhood’un herkese sağladığı servislerden biridir bu. Great White Brotherhood’u görmeyeceksin, ancak orada, seni bütün boyutlarda korumak için Tanrı’nın meleklerine yardım ediyor olacaklar. Tanrı’ya ve Great White Brotherhood’a teşekkürlerini bitirdiğinde, ‘baba, oğul ve kutsal ruhun adıyla, âmin’ şeklinde veya dinindeki karşılığı neyse onunla bitir.

Sonrasında işin tamamdır. Her gün aynı saatte buna geri dönmeye çalış.

Meditasyon yapmanın yolu bu şekildedir. Yukarı 4’te çağlarca kullanılmış olan sistem budur. Bizim için işe yarıyor, dolayısıyla senin için de işe yarayacağını bilerek bu basit tekniği sana veriyoruz.

Meditasyon senin kendi frekansını yükseltecektir. Herkes bir olduğundan, herkesin ve her şeyin frekansı yükselecektir.

Kolektif olarak, Dünya’da ve tüm boyutlarda barışı yeniden sağlayacağımız yol budur.

Bu dersi indirmek için lütfen linke tıklayınız: